Hera’nın Doğumu ve Ailesi
Kronos ile Rheia’nın kızı olan Hera diğer Olympos’lu tanrılar olan Hestia, Demeter, Hades, Poseidon ve Zeus’un kız kardeşidir. Hera, tıpkı diğer kardeşleri gibi babası Kronos tarafından doğar doğmaz yutulur. Çünkü Uranos ve Gaia, çocuklarından birinin kendisini tahtından edeceğini Kronos’a kehanet etmişlerdir. En son Zeus’a hamile kalan Rheia, Kronos’tan gizlice doğurur ve Kronos’un yutması için kundağa sarılı bir taş verir. Büyüyüp olgunluk çağına gelen Zeus, gizlice babasının sakisi olur ve ona verdiği içki ile Hera ve diğer kardeşlerini kusmasını sağlar. Hesiodos, Hera’nın doğuşunu şu şekilde anlatmıştır:
…Rheia Kronos’un yatağına girince Şanlı evlatlar doğurdu ona: Hestin, Demeter, altın sandallı Hera, …
Hera, Zeus’un son eşi olarak bilinmektedir. Zeus ile Hera’nın evliliğinden savaş tanrısı Ares, gençlik tanrıçası Hebe ve doğum tanrıçası olarak bilinen Eileithyia dünyaya gelir. Ayrıca Hephaistos’ta Hera’nın oğlu olarak geçer. Fakat tanrıçanın Hephaistos’u kimseyle ilişkiye girmeden kocasına olan öfkesi ve hıncı yüzünden kendi kendine doğurduğu anlatılır.
…Hera görkemli son eşi oldu Zeus’un. Sevişti tanrıların ve insanların kralıyla Hebe’yi, Ares’i ve Eileithyia’yı doğurdu Hera. …
…Hera tanrıça kimseyle sevişmeden Yalnız öfkeden ve hıncından kocasına Ünlü Hephaistos’u doğurdu kendi kendine, Ve Hephaistos en usta sanatçı oldu Gökler tanrısı Uronus torunlarının, …
Nitelikleri
Homeros destanlarında “inek gözlü”, “ak kollu” ya da “altın tahtlı” olarak nitelendirilen Hera’nın kişiliği ve efsaneleri hep bir kavga, kin, hınç ve geçimsizlik havası yarattığı için sevimsiz bir tanrıça olarak görülür.
Kızı Eileithyia ile doğumlara gözcülük eden tanrıça Roma mitolojisinde Juno olarak bilinir. Hera doğum sırasında kadınların ve evliliklerin koruyucusudur. Simgeleri ise nar (bereket simgesi), inek ve en önemlisi tavus kuşudur.
Kıskanç, hırçın, inatçı, kavgacı kadın örneğini temsil eden Hera; ciddi, olgun ve namuslu bir güzelliğe sahiptir. Güzelliğine çok önem verir. Bunun için de her yıl Kanathos ırmağına yıkanmaya gider. Kaynağın büyülü suları, ona her yıl bakireliğini geri verir.
Zeus’la İlişkisi
Kronos’un gökten indirilmesinden sonra Zeus, Hera’ya birkaç kur girişiminde bulunsa da hemen başarılı olamaz. Bazı anlatılara göre Hera’yı Thornax Dağı’nda(Tavus Kuşu Dağı) bulan Zeus perişan bir tavus kuşu kılığına girer. Hera ona acır ve nazikçe göğsünde ısıtır. O sırada Zeus gerçek kimliğine bürünür ve kendisiyle evlenmeye mecbur kalması için Hera’ya sahip olur. Başka bir anlatıya göre ise kendini guguk kuşu kılığına sokan Zeus şiddetli bir sağanaktan korunabilmek için Hera’nın eteklerinin altına saklanır. Yağmur dindikten sonra Zeus kendi şekline döner ve Hera ile evlenmeyi vaat eder.
Zeus ile Hera arasında yapılan kutsal düğün efsanelerde ve kültlerde sık sık tekrarlanan bir motiftir. Düğünde bütün tanrı ve tanrıçalar hediyelerini sunar. Toprak Ana ise Hera’ya düğün hediyesi olarak Batı Kızlan’nın bahçesinden gelen altın elmaları (bir başka söylentiye göre, doğurganlık simgesi olan narları) armağan eder. Hera da, bu elmaları kendi eliyle Batı Kızlan’nın bahçesine eker.
Hera’nın Troya Savaşı’na Etkisi
Pek çok kez gizli kapaklı işler çeviren tanrıça bu konuda kocası Zeus’u da es geçmez. İlyada’da geçen İda dağının Gargaros tepesinde ki Zeus’la birleşme sahnesi de bu açıdan önemlidir. Hera tanrıçalar arasında düzenlenen güzellik yarışmasında kendisini seçmeyen Paris’e öfkesinden dolayı Troya Savaşı’nda Yunanlıların yanında yer almaktadır. Zeus’un İda dağından Troya savaşını yönettiğini ve başarının Troya’lılarda olduğunu gören tanrıça, Zeus’un aklını çelmek için bir plan düşünür. Odasına giderek güzelce süslenen tanrıça sonrasında ise güzellik tanrıçası Afrodit’ten tüm tanrı ve insanların dayanamayarak sevgisini tutuşturan büyülü göğüslüğünü ister. Göğüslüğü takan tanrıça uyku tanrısı Hypnos’un yanına gider. Hypnos’u da taptaze bir Kharit tanrıçasıyla evlendireceğine dair söz vererek ikna eder ve beraber İda dağına doğru giderler. Hera, kocasının yanına gittiğinde göğüslüğü Zeus’u baştan çıkarır ve birlikte olurlar.
O sırada kendisini saklayan Hypnos ise Zeus’u uykuya daldırır. Böylece Zeus’un dikkatini savaşın üstünden çeken Hera, Yunanlıların rahatlamasına ve tekrardan öne geçmelerini sağlamış olur. Zeus uyanıp Hera’nın oyununu anladığın da ise şöyle seslenir;
“Amma da düzen kurdun, yola gelmez Here,
savaş dışı ettin tanrısal Hektor’u,
uğrattın orduyu bozguna.
Bu kötülüğün meyvesini sen toplayacaksın önce,
seni bir güzel pataklayayım da gör.
Unuttun mu seni havalara astığım günü,
bir örs bağlamıştım ki ayağına,
çözülmez bir altın zincir vurmuştum ellerine,
asılı kalmıştın havalarda, bulutlar arasında,
koca Olympos’ta söylenip durduydu tanrılar,
ama yanma varıp seni kurtaramıyordu hiçbiri,
geleni tutup atardım eşikten aşağıya,……
Hera’nın kocası Zeus’la bitmez tükenmez kavgaları yüzünden Yunan tanrıları arasına katılması kolay olmamıştır. Zeus’un metresleri ve onlardan doğan çocuklarına durup dinlenmeksizin zulmetmesine neden olan kıskançlık krizleri ve kavgacı yapısı tanrıları, kahramanlar ve insanlar için sık sık felaketlere neden olur.
Hera’nın Kıskançlıkları
Alkmene
Zeus’un tanrılar ve devler arasında yaklaşan bir savaş için ölümlü bir kahramana ihtiyacı vardır. Bu sebeple kahraman Perseus’un soyundan gelen ve güzelliği ile de tanınan Alkmene ile ilişkiye girer.
Zeus’un Alkmene’yi gebe bıraktığını öğrenen Hera, büyük bir kıskançlığın yanında Herakles’e karşı da nefret duyar. Zeus’a söz verdirir ki Perseus soyundan ilk doğacak çocuk, insanlar üzerinde büyük bir egemenlik kuracaktır. O sırada Mykeneai’ya giderek orada Perseus’un soyundan olan Sthenelos’u bulur. Sthenelos’un karısının yedi aylık gebe olduğunu bilen Hera, ebe tanrıça Eileithyia’dan, kadını yedi aylıkken doğurtmasını ve Alkmene’nin doğumunu da geciktirmesini ister. Yedi aylıkken doğurtulan o çocuk Eurystheus’tur. Herakles’ten erken doğan Eurystheus böylece Tiryns kralı olur.
Hera, Eurysheus’u erken doğurtmakla Herakles’in elinden haklarını almış olur ayrıca bununla da kalmayarak, sekiz aylıkken Herakles ikizi İphikles’le birlikte beşiğinde yattığı bir gün, çocukları boğması için iki kocaman yılan gönderir. Yılanları gören İphikles, ağlamaya başlar ancak Herakles, yılanları elleriyle yakalar ve sıkarak boğar.
İo
İo, Nehir Tanrısı İnakhos’un kızıdır. Hera’nın tapınağında bir rahibe olan İo, Zeus’un yakınlaşmalarına maruz kalır. Bundan şüphelenen Hera, Zeus’un yanına gelir. Bunun üzerine ise Zeus, İo’yu gizlemek için beyaz bir ineğe dönüştürür ve bu hayvanla bir ilişkisi olmadığına dair Hera’ya yemin eder. Fakat buna inanmayan Hera, Zeus’a ineği kendisine hediye etmesini söyler. Bunu kabul etmek zorunda kalan Zeus ineği Hera’ya hediye eder. Hera ise ineği Zeus’tan uzak tutmak için yüz gözlü Argos Panoptis isimli bir canavarın korumasına bırakır.
Zeus ise İo’yu kurtarmak için Hermes’i görevlendirir. Tanrıların habercisi olan Hermes, Argos’u flütünden çıkan nağmelerle uyutur ve Argos’u öldürüp İo’yu kaçırır. Argos’un ölümü üzerine Hera bu olayın unutulmaması için Argos’un bedenindeki gözleri alarak tavus kuşunun kuyruğuna yerleştirir. Bununla da yetinmeyen Hera, İo’yu rahatsız etmesi için onun peşine de bir sığır sineği takar.
Leto
Leto, Titan olan Koios ile Phoibe’nin kızıdır. Leto ile Zeus’un ilişkisini kıskanan Hera, hem Leto’yu her yerde takip etmesi için Phthon’u görevlendirir hem de ”Güneşin doğduğu bütün yerlerde doğuramasın” diyerek Leto’nun doğum yapmasını engellemek ister. Fakat Zeus Leto’yu bir bıldırcına çevirerek onun kaçmasını sağlar.
Lamia
Mitolojide Libya Kraliçesi olarak geçen Lamia’da Zeus’un sevgililerinden biri olmuş ve Hera’nın kıskançlığından dolayı onun gazabına uğramıştır. Zeus ile birkaç kez birlikte olan Lamia her çocuk doğuruşunda Hera gelir ve doğan çocuğu öldürür. Bunun üzerine Lamia bir mağaraya saklanır ve kederinden canavarlaşarak diğer kadınların çocuklarına düşman kesilir.
Yararlanılan Kaynaklar
- Azra Erhat – Mitoloji Sözlüğü
- Azra Erhat – Hesiodos Eseri ve Kaynakları
- Robert Graves – Yunan Mitleri
- Bedrettin Cömert – Mitoloji ve İkonokrafi
- Arthur Cotterell & Rachel Storm – Büyük Dünya Mitoloji Ansilopedisi