İnşa Tarihi: Harrekan Kümbetleri’nden doğuda kalan birinci kümbet 1067-1068, batıda kalan ikinci kümbet ise 1093 tarihlerinde inşa edilmiştir.
Konumu: Yapılar Kazvin ile Hemedan arasındaki Harrekan bölgesinde bulunmaktadır.
Bani ve Mimarı: Kümbetlerin kitabelerine göre birinci kümbetin (Doğudaki) mimarı Zencan’lı Muhammed bin Mekki olup Ebu Sat Bicar bin Saad için ve ikinci kümbetin(Batıdaki) mimarı Zencan’lı Ebul Meali bin Mekki olup Ebu Mansur Bek Elsi bin Tekin için yapılmıştır.
Mimari Tanım
Kazvin ile Hemedan arasındaki Harrekan bölgesinde yer alan Harrekan Kümbetleri birbirinden 29 metre aralıkla inşa edilmiştir. Tamamen tuğla malzeme kullanılarak inşa edilen bu iki binadan doğuda kalan birinci kümbet 1067-1068, ikinci kümbet 1093 yılında inşa edilmiştir. Kitabelerine göre; birinci kümbetin mimari Zencan’lı Muhammed bin Mekki olup, Ebu Sat Bicar bin Saad için yapılmıştır. İkinci kümbetin mimarı ise Zencan’lı Ebul Meali bin Mekki olup, Ebu Mansur Bek Elsi bin Tekin için yapılmıştır. Yapı hakkında geniş bilgiler Stronach ve Young tarafından yapılan araştırmalarla edinilmiştir.
Plan Özellikleri
Harrekan Kümbetleri plan olarak benzer özelliklere sahiptir. Sekizgen planlı iki mezar anıt, çifte kubbeli olarak inşa edilmiştir. Kümbetler 29 m aralıklarla inşa edilmiş olup, 13 metre yüksekliğinde ve 11 metre çapındadır. Yapıların dış cephesi köşelerde yuvarlatılmış kulelerle desteklenmiştir. Tamamıyla tuğla malzemeden inşa edilen kümbetlerden, birinci kümbette iki, ikinci kümbette bir kulenin içinde merdiven vardır ve bu kuleler daha geniştir. Cephe yüzeyleri sivri kemerli kör nişlerle hareketlendirilmiştir.
Yapılara giriş dikdörtgen düzenlemeye sahip olup sivri kemerli bir niş ile sınırlandırılmış açıklıktan sağlanır. Portal yüzeyinde yer alan niş iki bölüme ayrılmış olup altta kufi yazılı kitabe kuşağı üzerinde ise geometrik süslemenin hakim olduğu bir yüzey bulunur.
Yapı içine girildiğinde kubbeye geçişte tromp kullanıldığı görülür. Duvar yüzeyleri sekiz köşede dikdörtgen niş içerisine alınmıştır. Kubbenin ortasında içeriyi aydınlatan aydınlık feneri yer alır.
Süsleme Özellikleri
Türk sanatı için oldukça değerli iki örnek olan Harrekan Kümbetleri zengin süsleme programıyla dikkat çekmektedir. Harrekan kümbetlerinin her ikisinin de dış cephede zengin süslemeler vardır ve bu süslemeler çeşitliliği ile de ayrıca dikkat çeker.
Yapı içlerinde ise ikinci kümbet daha sade tutulurken birinci kümbet daha hareketlidir. Sekizgen gövdeli kümbetlerin cepheleri sivri kemerli nişlerle ayrılmış olup her cephede, farklı şekillerde geometrik süslemeler mevcuttur.
Birinci kümbetin süsleme programında sivri kemerli kör nişlerin yüzeyinde tuğlaların farklı şekilde istiflenmesiyle oluşturulmuş geometrik motifler tekrarlanmıştır.
Köşe kuleleri ise benzer şekilde baklava dilimi motifiyle hareketlendirilmiştir. Nişin üzerinde tüm cepheyi dolaşan ince bir kitabe kuşağı ve bu kuşağın üzerinde ise daha geniş bir bordür yer alıp üzerinde sekizgen yıldızların oluşturduğu bir geometrik kompozisyon yer almaktadır.
İkinci kümbetin dış cephe süsleme programı daha hareketlidir. Sivri kemerli niş iki bölüme ayrılmış olup altta tuğlanın farklı şekilde istiflenmesiyle oluşturulmuş geometrik motifler kullanılmıştır.
İkinci bölüme geçişte kullanılan geniş bordür yüzeyinde üç adet küçük üç dilimli niş cepheyi dolanmaktadır. Bordürün üzerinde ise sivri kemerle sınırlandırılmış yüzey içerisine farklı kompozisyonlarda geometrik şekiller yer alır. Köşe kuleleri ve niş içlerinin her biri farklı şekilde işlenmiştir.
Harrekan Kümbetleri’nden birinci kümbetin içi, süsleme programı açısından dikkat çekicidir. Duvar yüzeyleri sivri kemerli nişlerle sekiz bölüme ayrılarak farklı şekilde bezenmiştir. Günümüzde birinci kümbetteki süslemeler büyük oranda tahrip olmuştur. Kaynaklardan edinilen bilgilere göre kubbe ve duvar yüzeylerindeki süslemeler renkli kalem işleri ile kaplanmıştır. Duvarlarda zincirlere asılı kandil motifleri ile üzerinde yer alan daireler içinde tavus kuşları ve yıldız motifleri resmedilmiştir.
Ayrıca bu kümbetin iç süslemelerinde cennet sembolizmini simgeleyen öğeler de kullanılmıştır. Kandil motifi üzerinde yer alan dairesel madalyonlardaki tavus kuşları, cennet kuşu olarak bilinir ve cennet bahçelerini simgeler. Madalyonlar içinde yer alan tavus kuşları iç içe geçmiş çift üçgen ve karelerden oluşan süslemeler dönüşümlü olarak yerleştirilmiştir.
Yararlanılan Kaynaklar
- Mustafa Cezar – Anadolu Öncesi Türklerde Şehir ve Mimari (İş Bankası Kültür Yayınları)
- Ali Uzay Peker – Anadolu Selçukluların Anıtsal Mimarisi Üzerine Kozmoloji Temelli Bir Anlam Araştırması
- Oktay Aslanapa – Türk Sanatı