Anadolu Selçuklu ve Beylikler Döneminde Ahşap Sanatı | Sanat Tarihi | Okur Yazarım
Anadolu Selçuklu Sanatı Sanat Tarihi

Anadolu Selçuklu ve Beylikler Döneminde Ahşap Sanatı

Written by Okur Yazarım

Anadolu Selçuklu ve Beylikler Döneminde ahşap sanatı gelişen işçiliği ve nadide örnekleriyle Osmanlı ahşap işçiliğine zemin oluşturmuştur. Ceviz, armut, abanoz, sedir, gül, elma gibi Anadolu coğrafyasında sıkça yetişen ağaçlardan elde edilen malzemelerle cami minberi, kapı, kapı kanatları, rahleler, kirişler, konsollar ve yapılarda taşıyıcı elemanlar üretilmiştir.  

İnceleyeceğimiz dönemdeki ahşap eserlerin teknik bakımından sınıflandırması Gönül Öney tarafından beş ana başlık altında detaylandırılmıştır.

Kündekari

Hakiki Kündekari

Geometrik desenlerde kesilmiş ahşap parçaların örneğin tutkal ya da çivi gibi birleştirici unsur olmadan birbirlerine geçmesiyle oluşturulan kompozisyonlara kündekari denir. Bu teknik çeşitli yayınlarda ayrıca ‘çatma’ olarak da geçmektedir. Nemden ve ısıdan doğacak şekil bozukluklarının önlendiği kündekarinin en erken İslam sanatı örnekleri Mısır’da, Halep ve Anadolu’da çağdaş olarak ortaya çıkmıştır.  

Girintili ve çıkıntılı parçaların birleştirilmesi sonucunda oluşturulan geometrik şekiller, süslenmek istenen yüzeyin de kendisini oluşturmaktadır. Darbelerden ve iskeletin yükü altında parçalanma riskinden korunmak için arka yüzeyde tek parça levhalarla sağlamlaştırılabilir.

Taklit Kündekari

Çakma ve Rölyefli Kündekari

Gerçek kündekariye en yakın olan bu teknik, görünüş olarak neredeyse ayırt edilememektedir. Çakma ve Rölyefli teknik çoğunlukla camilerde minber aynalıklarında kullanılmıştır. Oluşturulmak istenen desen ahşap levhalara çizilir ve aralarında kalan kısımlar oyulur. Geometrik deseni oluşturacak olan çıtalar ise kündekari görüntüsünü sağlayacak şekilde çakılır. 15. yüzyıl ortalarına kadar Anadolu’da görülen teknikte özellikle nem ve ısının etkisiyle çatlama ve ayrılmalar görülebilmektedir.

Tamamen Çakma ve Yapıştırma Kündekari

Çakma ve rölyefli kündekari grubundan ayrımı zor olan bu teknik daha az ustalık gerektirmektedir. Geometrik desenler tamamlanarak ana yüzeye çakılmaktadır. Zaman içerisinde dökülen ahşap ile iki teknik ayırt edilebilmektedir.

Oyma tekniği

Düz Satıhlı Derin Oyma

Motiflerin aynı satıhtan derin oyularak oluşturulduğu, özellikle plastik etkinin çok olmadığı bir tekniktir.

Yuvarlak Satıhlı Derin Oyma

Derin oyma tekniğinde oyulan figürler yükseltilerek yuvarlak bir satıh meydana getirir. Bu teknik genellikle yazılarda, kitabelerde ve arabesk dekorda kullanılmaktadır. Bu şekilde kullanıldığı objeye çok zengin bir görünüş kazandırarak plastik etki artırılmaktadır. İslam sanatında ilk örnekleri Mısır’da 10. yüzyıl Fatımi ahşap eserlerinde karşımıza çıkmaktadır.

Çift Katlı Rölyef

Düz ve yuvarlak satıhlı derin oyma tekniklerinin bir arada kullanıldığı ustalık isteyen, estetik ve zengin bir görünüm sağlayan bu teknik genelde kitabelerde kullanılmıştır. Zemini oluşturan bitkisel kompozisyonda düz satıhlı derin oyma, yukarıda kalan kitabede ise yuvarlak satıhlı derin oyma ile şekil verilmektedir.

Eğri Kesim

Eğri kesim tekniği 9. yüzyılda Samarra’da yaşayan Türkler aracılığıyla İslam coğrafyasına yayılmıştır. Bu teknik özellikle alçı, metal, kemik, cam ve ahşap yüzeylerde uygulanmıştır. Ayrıca tekniğin Anadolu’daki en güzide örneği Ankara Etnografya müzesinde muhafaza edilen Malatya Ulu Camii minberidir.  

Kafes Tekniği (Ajur)

Ajur tekniğinde tek levha olan ahşap üzerine çizilen desenin arasında kalan boşluklar oyularak çıkartılmaktadır. Bu şekilde bitkisel ve geometrik bezemenin özgün örnekleri ortaya konulur. Bu teknik, özellikle minber korkulukları ve rahlelerde yaygın olarak uygulanmıştır.

Ahşap Üzerine Kakma Tekniği

Kakma tekniği malzeme yüzeyine açılan yuvalara aynı boyutlardaki farklı malzemelerin tek parça halinde yerleştirilmesidir. Sedef, fildişi, farklı renkteki ahşap, değerli taşlar ya da çeşitli hayvan kemikleri kakılabilmektedir. Bu tekniğin Anadolu Selçuklu devrinde örneği yoktur. Bununla birlikte en erken 14. yüzyılda Anadolu’da karşımıza çıkmaktadır.

Ahşap üzerine Boyama Tekniği

Boyama tekniğinde genellikle; mavi, kırmızı, sarı ve altın gibi renklerin kullanıldığı görülmektedir. Desen olarak ise geometrik ya da bitkisel kompozisyonlar tercih edilmektedir.

Yararlanılan Kaynaklar

  • BOZER Rüstem, ‘Ahşap Sanatı’, Anadolu Selçukluları Ve Beylikler Dönemi Uygarlığı 2, Editör: Kenan Bilici Ve Ali Uzay Peker, T.C Kültür Ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2006, 533-541. 
  • BOZER Rüstem, ‘Orta Çağ Anadolu Türk Sanatında Kündekari Tekniği’, Türkler, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, 2002, C.7, s.911-917.
  • DETSELİ Naciye, ‘Selçuklu Dönemi Ahşap Minberlerine Bir Örnek: Konya Alâeddin Camii Minberinin Desen Analizi’, İstem e-dergi, 2019, S.33, s.213-239. 
  • ÖNEY Gönül, Anadolu Selçuklu Mimari Süslemesi ve El Sanatları, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara, 1992.
  • ÖNEY Gönül, ’Anadolu’da Selçuklu ve Beylikler Devri Ahşap Teknikleri’, Sanat Tarihi Yıllığı, İstanbul, 1970, S.3, s.135-149.
  • ÖGEL Semra, ‘Anadolu Ağaç Oymacılığında Mail Kesim’, Sanat Tarihi Yıllığı, İstanbul, 1964-65, S.1, s.110-117. 

“Anadolu Selçuklu ve Beylikler Döneminde Ahşap Sanatı” isimli çalışma Sanat Tarihçisi Ezgi Bora Bardak tarafından hazırlanmıştır.

Click to rate this post!
[Total: 2 Average: 5]

About the author

Okur Yazarım

2016'nın Ekim ayından itibaren Sanat Tarihi, Mitoloji ve Sembolizm konularında yazılar yazmak üzere bir araya gelmiş küçük bir grubuz. Bu süre içerisinde sizlere okuduğumuz ve araştırdığımız konularda mümkün olduğunca doğru bilgiyi basit bir dille ulaştırmak için çabalıyoruz.

1 Comment

  • Ezgi hanım emekleri için teşekkür ediyorum. Çok yararlı ve benim için çok faydalı bir makale olmuş. Çalışmalarının devamını merakla bekliyorum.

Leave a Comment