Ani Katedrali | Kültür&Yaşam | Okur Yazarım
Kültür&Yaşam Sanat Tarihi

Ani Katedrali

Written by Okur Yazarım

Ani’deki kiliseler içinde en önemlilerinden biri kuşkusuz şehrin en büyük mabedi durumundaki Ani Katedrali’dir. Kral II. Smbat’ın dönemin ünlü mimarı Trdat’a sipariş ettiği Ani Katedrali, kentin güneyinde, Arpaçay Vadisi’nin yukarı düzleminde yer alır. Bakire Meryem’e adanan Katedral, ayrıca Surp Asdvadzadzin, Büyük Katedral veya Meryem Ana Kilisesi olarak da adlandırılır.

İnşasına 989’da başlanan Katedral, Smbat’ın ölümünden sonra kardeşi Kral I. Gagik’in eşi Kraliçe Katramide tarafından 1001 yılında tamamlanmıştır. Ani’nin 1064’te Sultan Alpaslan tarafından fethi sonrasında Fethiye Cami olarak anılan Katedral, 1124’e kadar cami olarak kullanılmıştır. Bu tarihte Gürcülerin eline geçen Katedral, tekrar kiliseye çevrilerek 1129 tarihine kadar bu şekilde kullanılmıştır. Özellikle 1319 depreminde büyük hasar alan Katedral’in yaklaşık 20 metre yükseklikteki kubbesi yıkılmıştır. Yaşanan depremler nedeniyle hasar gören şehirde, zayıflayan ekonomiyle beraber kıtlıklar görülmeye başlamış ve halkın bir kısmı göç etmiştir. Şehirde hüküm süren devletler değişse de kilise, cami olarak kullanılmaya devam etmiş, 19. yüzyıl ve sonrasında ise şehirde bir yerleşim olmaması sebebiyle cami işlevini de yitirmiştir.

Bilimsel Kazı ve Araştırmalar

Ani ören yerinde ilk bilimsel kazı ve araştırmalar 1892-1917 yılları arasında Nikolay Yakovlevich Marr ve ekibi tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu dönemde Katedral’in içi temizlenerek ilk arkeolojik kazı ve belgeleme işlemi yapılmıştır. Ayrıca bu dönemde mimar Toros Toramanyan, yapıyı ölçerek belgelemiştir. 1908 yılı kazılarında ise Katedral’in doğusunda Kraliçe Katramid’in mezarının da bulunduğu bir gömütlük bulunmuştur. Kuzey yönde ise tonozlu bir hücre ve Toros Toromanyan’ın iki katlı bir konut olarak tanımladığı yapılar ortaya çıkartılmıştır. Yıllar içerisinde depremlerden zarar gören Katedral’in özellikle hasarlı olan kuzeybatı köşesi 1988 depreminde yıkılmıştır. Günümüzde hala yıkılma tehdidi altındaki Katedral, restorasyon sürecindedir.

Mimari Özellikler

Anıtsal boyutlardaki Ani Katedrali’nin mimari tasarımı oldukça ileri seviyededir. Kars’a özgü kırmızı, siyah ve kahverengi volkanik tüf kesme taşlarla inşa edilen Katedral, üç basamaklı bir kaide üzerinde yükselir. Doğu-Batı doğrultusundaki dikdörtgen profilli Katedral’de Kubbeli Bazilika ile Yunan Haçı planı bir arada kullanılmıştır.

Plan şeması

İçteki kubbeli bazilikal düzenleme, dışarıya ortaları üçgen şeklinde yükseltilmiş cephe düzenlemeleriyle haç şeklinde yansımıştır. Bununla birlikte Katedral’e giriş üç kapı ile sağlanmaktadır. Batı cephesindeki kapının halk, kuzeydekinin katolikosluk, güneydekinin ise kral kapısı olduğu düşünülmektedir.

Kuzey yöndeki giriş açıklığı

Katedral’in merkezi kubbesi her ne kadar günümüze ulaşmasa da konik biçimli ve yüksek kasnaklı olduğu bilinmektedir. Kubbe, dört paye ve sivri kemerler üzerine oturur. Kubbeye geçiş ise pandantiflerle sağlanmıştır.

Katedral’in yıkılan kubbesi

Üç nefli katedralde orta nef yan neflerden daha geniş tutulmuştur. Katedralin batı yöndeki haç kolu doğuya göre daha uzundur. Ayrıca doğu yöndeki kol bema olarak değerlendirilmiştir. Bu bölümler beşik tonoz ile örtülüdür. Katedralin apsisi ise yarım yuvarlak biçimindedir. Zeminden 1.5 metre yükseltilen apsis kendi içinde on eşit nişe bölünmüştür. Apsisin her iki yanında bulunan pastophorion hücreleri de yarım yuvarlak apsislere sahiptir.

Süsleme Özellikleri

Ani Katedrali, günümüzde oldukça zarar görmüştür. Özellikle kilisenin içindeki 13. yüzyıla ait olduğu düşünülen freskler günümüze ulaşamamıştır. Sade bir görünüşe sahip olan iç mekanda süsleme daha çok apsiste yoğunlaşmıştır. Apsis, altta apsis duvarı boyunca devam eden kademeli kemerli on niş ve ikili sütuncelerle hareketlendirilmiştir. Ortada ise dikdörtgen formlu yarım daire kemerli bir pencere açıklığı bulunmaktadır. Bu apsisteki süsleme tarzı, 11. yüzyıl kilise mimarisinin tipik bir örneğidir.

Kuzey yöndeki giriş açıklığı

Katedralin dış cephesi daha hareketlidir. Batı cephede, farklı yükseklik ve formda beş sağır kemer yer almaktadır. Yuvarlak formlu kemerler dışa taşkın olup sütuncelerle birleşerek bir çerçeve oluşturur. Ortadaki kemer, giriş kapısını barındırdığı için diğer kemerlerden daha geniştir. Burada uzun ve dar bir pencere yer almaktadır. Pencerenin hemen üzerinde ise kademeli silmelerle çevrelenmiş dairesel tipte bir pencere bulunmaktadır.

Doğu cephede de beş sağır kemer yer alır. Ortadaki kemer yan kemerlerden daha geniştir. Ortada büyük boy bir mazgal pencere vardır. Orta kemerin iki yanında birer niş bulunur. Diğer yan kemerlerin alt ve üstünde ise küçük boy mazgallar cepheyi hareketlendirir. Ortadaki kemer ile yanındaki kemerin birleşme yerlerinin arasında rozet içerisinde bir kartal motifi yerleştirilmiştir. Pencere alınlığı geometrik motiflerle bezenmiştir.

Doğu cephe

Kuzey ve güney cephe birbirine çok benzese de kuzey cephe daha sadedir. Bu cephede güney cephesi gibi doğuda beş, batıda dört kemer kullanılmıştır. Güney cephede kral kapısı olarak adlandırılan dışa taşkın kapı yuvarlak kemerlidir. Kemerin doğusunda Ermenice bir kitabe bulunmaktadır. Kapının iki yanındaki dikdörtgen formlu sütunceler ise bitkisel bezemelidir. Kapının iç kısmında bitkisel ve geometrik süslemeli bir haç motifi yer almaktadır. Kapı üzerinde ortada büyük yanlarda küçük boy mazgal pencereler bulunur. Ortadaki büyük pencerenin dikdörtgen çerçevesi, bitkisel ve geometrik desenlerle süslenmiştir. Yarım daire kemerli gömme niş içine yerleştirilen mazgal pencerelerin üzerinde birer kartal figürü yerleştirilmiştir. Son olarak cephe yüzeyinde kademeli silmelerle çevrelenmiş dairesel tipte bir pencere bulunmaktadır.

Güney cephe

Yararlanılan Kaynaklar

  • World Heritage Nomination File – Ani Cultural Landscape
  • Heghnar Z. Watenpaugh- The Cathedral of Ani, Turkey From Church to Monument 
  • Mücessem Nur Kitiş – Kars, Ani Katedrali (Fethiye Cami)
  • Prof. Dr. Hamza GüNDOGDU – Kültürlerin Buluştuğu Bir Ortaçağ Şehri: Ani
Click to rate this post!
[Total: 1 Average: 5]

About the author

Okur Yazarım

2016'nın Ekim ayından itibaren Sanat Tarihi, Mitoloji ve Sembolizm konularında yazılar yazmak üzere bir araya gelmiş küçük bir grubuz. Bu süre içerisinde sizlere okuduğumuz ve araştırdığımız konularda mümkün olduğunca doğru bilgiyi basit bir dille ulaştırmak için çabalıyoruz.

Leave a Comment