Hermann Jansen’in Ankara İmar Planı

0
3687

Ankara İmar Planı

Cumhuriyet Dönemi’nde Ankara’ya ait ilk harita 1924 yılında asker haritacılar tarafından hazırlanmıştır. 1/4000 ölçekli bu harita eski kentin, o günkü halihazır durumunu saptamakta olup verilen bilgi daha çok yol ve yapı adaları düzeyindedir. Bu ilk haritanın işvereninin kim olduğu bilinmiyor. Bir olasılıkla bu harita Şehremaneti’nin kuruluşundan sonraki ilk icraatıdır.

Lörcher Planı

Ankara için yapılan ikinci çalışma, Dr. Carl C. Lörcher tarafından hazırlanmış iki adet plandır. İlki 1924’de eski Ankara için ikincisi ise 1925’te yeni Ankara için hazırlanmıştır. Lörcher’in 1925’te yeni Ankara için hazırladığı planda; ızgara sistemli, bahçeli evlerin yer aldığı ve evlerin iki katı geçmediği görülmektedir. Lörcher’in yenişehir planı kabul edilmesine rağmen kısmen uygulanabilniştir. Çünkü kısa zamanda Ankara’nın nufüsü, tahmin edilenin çok üstüne çıkmıştır.

1927 Ankara Plan Yarışması

Lörcher planının kısmen uygulanabildiği Ankara’da, hızlı nüfus artışı sebebiyle şehir tekrar imara ihtiyaç duymuştur. Bu amaçla 1927 yılında Ankara İmar Planı Yarışması yapılmış bu yarışmada birinci olan Hermann Jansen’in planı 1932 yılında Bakanlar Kurulunca onaylanmıştır. Jansen’in planı Lörcher’in planının temel prensiplerini kabul ederek Ankara için sade ve düzenli bir plan önermiştir.

Hermann Jansen’in projesi genel hatlarıyla şu ilkeleri içerir: “…Yarışma projesi rümuzundaki gibi alçakgönüllü biçimde “Olabildiğince Sınırları İçinde”(Innerhalb der Grenzen des Möglichen) kalmayı hedefleyen 1928 Jansen Planı, genel bir bölgeleme yapmakta; araç ve yaya dolaşımını ana bir kent omurgası ile belirlemekte; kentin esas gelişme yönünü güneye doğru gösterirken, eski şehir çevresinde üç yönde de yeni yapılaşma önermekte; kaleyi “kentin tacı” kabul ederek, kale çevresinin imarı ve kalenin “güzel” görünmesi için, yeşil “bakı koridorları” (vista line) önermekte; Bent Deresi’ni kentsel rekreasyon alanı olarak önermekte; İstasyon bölgesini kent merkezi olarak gelişime açmaktadır. Bir parklar sisteminin geliştirilmesi; bakanlık yapılarının Yeni Şehir’de toplu olarak düşünülmesi; Ankara-Sivas demiryolu hattı çevresinin sanayi, Cebeci kuzeyinin mezarlık ve Orman Çiftliği arazisinde hayvanat bahçesi ve büyük park kullanımı kararları zaten uygulanmıştır. 1924 Lörcher Planı’nın bütün değerleri benimseyen Jansen, bir bölgeleme (zoning) planı geliştirerek kentin gelişme bağlamını tanımlayacak; bu çerçevede Amele Mahallesi, Üniversiteler Bölgesi, Tandoğan Havaalanı gibi bölgeleri tanımlayarak, ulaşım için ana arteri Atatürk Bulvarı olan genel bir plan önerecek; 1939 yılına kadar Belediye İmar Danışmanı olarak 1932 yılında kabul edilmiş olan planın gerçekleşmesi için Ankara-Berlin arasında gidipgelerek çalışacaktır…”

Ankara’nın Konut Sorunu

Ankara’nın başkent ilan edilmesinin ardından baş edilmesi gereken konulardan biri de konut sıkıntısıdır. Artan konut ihtiyacının devlet eliyle çözülmesi düşüncesiyle politikalar üretilmiş, kentin imarı ve kamulaştırma yasaları bu ihtiyacı çözecek şekilde oluşturulmuştur. Birçok devlet işletmesi için lojman yapımına başlanmış ve konut sahibi olmaya yardımcı kooperatifler, kurumlar kurulmuştur. Konut üretiminde düşük fiyatlarla yüksek kalitede sonuç alınmaya çalışılmış; gelir gruplarına göre konut üretimine başlanmıştır. Dar gelir grubundaki kimseler için ise amele mahalleleri kurulmasını önermiştir.

Bahçeli Evler Yapı Kooperatifi

Konut kooperstifçiliğin ilk örneği olan Bahçelievler Yapı Kooperatifi, Türkiye’nin ilk yapı kooperatifi ve ilk toplu konut düzenlemesi olması açısından önemlidir. Bahçelievler Yapı Kooperatifi’nde amaç kentten uzakta yeni bir yaşam alanı oluşturmaktır. Evler, bahçeli bir veya iki katlı birbirine bitişik sıralanmış bir şekilde planlanmış olup evlerin kapı ve pencereleri tek tip olarak düşünülmüştür. Jansen’in bahçeli evleri tabiatla iç içe olmakla beraber tasarımıyla şehirli bir görünüm arz etmektedir.

Atatürk Orman Çiftliği

Hermann Jansen’in Ankara’da yaptığı bir diğer çalışma Atatürk Orman Çiftliği’dir. Çiftlik 1934 yılında Egli tarafından tasarlanmış daha sonra Jansen ile birlikte çalışan Egli çiftliğin gelişim sürecini tamamlamıştır. Jansen, 1936 yılında Bira Fabrikası ve çevresi için tasarladığı planları Tahsin Coşkan’a sunmuş ve bu plan doğrultusunda çalışmalarına başlamıştır.

Jansen, Bira Fabrikası ve çevresinin yaya ve taşıt trafiğine uygun şekilde yeniden düzenlenmesi konusunu öncelikli olarak ele almaktadır. Otomobil trafiğini ana caddenin doğusundaki paralel yola alarak yaya ulaşımını kolaylaştırmıştır. Mevcut durumda otomobil ve yaya ulaşımının, İstasyon binasından itibaren güneyde Marmara Köşkü’ne doğru iki ana yolun ayrıldıkları noktaya kadar uzanan büyük eksende olduğunu belirtir.  Bu büyük kuzey-güney ekseni henüz konutların bulunmadığı batı tarafından 25 metre genişliğe ulaştırılacak ve sadece yayaların kullanacağı geniş bir yeşil alan olarak düzenlenecektir. Otomobil gidiş gelişi bu yeşil eksenin batısındaki paralel yola aktarılacak, güneyde bir kavis çizerek ana caddeye bağlanacaktır. Bu yolun Bira Fabrikası’na ve istasyona yakın bir bölümü otopark olarak düzenlenmelidir. Ziyaretçiler otomobillerini burada bırakıp yaya olarak dinlenme ve eğlence mekanlarına ulaşabileceklerdir. Jansen, raporunda söz ettiği kuzey-güney doğrultusundaki ana eksen dışında, Bira Fabrikası memur ve işçi konutlarının arasından geçen, iki yanında konutların sıralandığı doğu-batı eksenini vurgulamıştır. Bu eksen, doğusunda mevcut olan ilk okul ile batısında ise yapılması planlanan “Hafta sonu Oteli”nin ana kapısı ile sınırlandırılır. Bu eksen aynı zamanda, memurların kullanacağı konutların da orta alanını oluşturmaktadır.

Yararkanılan Kaynaklar

  • Gönül Tankut, “Ankara’nın Başkent Olma Süreci”, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dergisi,C.8,S.2 (1988),s.101.
  • Serhat Ulubay, Kamu Yapılarının Yeniden Değerlendirilmesinde Yarışmaların Önemi:Ankara(1923-1938)- Berlin Örneği, Yıldız  Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2015.s.35.
  • Leyla Alpagut, “Hermann Jansen İçin Ankara’da Yeni Bir Görev: “Gazi Orman Çiftliği” Planlaması”, Ankara Araştırmaları Dergisi, C.5.S.1,Ankara 2017.s.17-18.

 

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz