Dan Brown - Inferno (Cehennem) | Kitap | Okur Yazarım
Kitap Kültür&Yaşam

Dan Brown’ın Inferno Kitabında Geçen Sanat Eserleri ve Mimari Yapılar-1.Bölüm

Written by Okur Yazarım

Bu yazı dizisinde, Dan Brown’ın Inferno (Cehennem) kitabında geçen sanat eserleri ve mimari yapılar, kısaca incelenecektir. Hikayenin hatırlanması için kısa cümlelerle özet geçilecek ve gerektiğinde eserlerle ilgili bilgiler, kitapta yazdığı gibi aktarılacaktır.

ÖNSÖZ

Kitabın bu kısmında bilim adamı Zobrist, bazı kişilerden kaçmaktadır. Kaçışı sırasında Arno Nehri’nin kıyısından geçer.
the-river-arno

  • Falterona Dağı’ndan doğan Arno Nehri, İtalya’nın Toskana bölgesinde bulunmaktadır. Arno Nehri; Alplerden doğar, Floransa, Empoli ve Pisa’dan geçerek Tiren(Tyrrhenian) Denizi’ne dökülür. 241 kilometrelik uzunluğuyla bölgenin en uzun nehridir.

Zobrist, Via dei Castellani’ye doğru döner ve Uffizi’nin gölgelerinde koşar.

uffizi

  • Via dei Castellani, dar bir sokaktır. Uffizi ise, Medici ailesinin sanat koleksiyonun sergilendiği, dünyadaki en eski ve en ünlü müzelerden biridir. “U” şeklindeki Uffizi Müzesi’nin adı, İtalyancada “ofisler” anlamına gelmektedir.

Zobrist’in kaçışı sırasında geçtiği önemli müze ve sokakları daha iyi anlamak için, küçük bir harita işimize yarayabilir.

maps-uffizi

Kaçışı sırasında gözlerini kuzeye diktiğini ancak kurtuluş yolunu bulamadığını, çünkü Apennin(Apennine) Dağları’nın şafağın ilk ışıklarını kararttığını söyler.

apennine-mountains

  • Alplerin bir kolu olan Apennin Dağları, İtalya yarımadasındaki 1,200 km’lik bir dağ zinciridir.

Sabahın erken saatleridir. Meydandan geçerken lampredotto ve fırınlanmış zeytin kokan sokak satıcılarının arasından Piazza di San Firenze’ye doğru koşar. Bargello’ya gelmeden karşıya geçerek Badia Kulesi’ne doğru yönelir.

the-bargello-palace

  • 1256 yılında yapılan Bargello eskiden kışla ve hapishane olarak kullanılmıştır. 1856 yılında ise, Museo Nazionale del Bargello adıyla İtalyan gotik koleksiyonlarının ve 14-17. yüzyıl Rönesans heykellerinin sergilendiği ulusal bir müze haline getirilmiştir.

Zobrist, Badia Kulesi’ne çıkar ve peşinden koşanlarla arasındaki mesafeyi koruyarak uçurumun başında durur. “Boşlukta rehberim ol sevgili Vergilius.”

badia-tower-and-bargello-palace

Soldaki kule Badia Fiorentina, sağdaki ise Bargello Kalesi’dir.

  • Badia Fiorentina olarak da geçen Badia Kulesi, Floransa’nın merkezinde, Via del Proconsolo’da bulunan Kudüs’ün Kardeşliği’ne ev sahipliği yapan bir manastır ve kilisedir. Manastır, Toskana kontesi olan Willa tarafından kocası Hubbert’in anısına, 978 yılında yaptırılmıştır. Günümüzde Badia Fraternita’di Gerusalemme olarak bilinen, bir rahip ve rahibe topluluğunun evidir.

Aşağılarda, baş döndürecek kadar aşağılardaki kırmızı tuğlalı çatılar, bir alev denizi gibi yayılmış. Bir zamanlar devlerin gürlediği toprakları aydınlatıyor… Giotto, Donatello, Brunelleschi, Michelangelo, Botticelli.

giotto-di-bondone

Sırasıyla Giotto, Donatello, Brunelleschi, Michelangelo ve Botticelli

  • Eserlerinde daha çok dinsel konuları işleyen Giotto di Bondone (1267-1337), 1334 yılında Floransa Katedrali müdürü olmuştur. Çok sayıda şapel ve kilisenin fresklerini yapmıştır.
  • Donatello (1386-1466), sanat tarihinin en önemli sanatçılarındandır. İtalyan Rönesansı’nın başlangıcını belirleyen verimli dönemin en büyük heykeltıraşı sayılır.
  • Usta bir kuyumcu ve mimar olan Brunelleschi (1377-1446), İtalyan Rönesansı’nın temsilcilerindendir. Yapımında çalıştığı Floransa Katedrali’nin kubbesi, Roma’daki Pantheon Tapınağı’nın kubbesinden sonra, en anıtsal ve büyük kubbedir. Floransa’da San Lorenzo Kilisesi, Pitti Sarayı, Pazzi Şapeli ve Öksüzler Yurdu mimarın diğer eserlerindendir.
  • Michelangelo (1475-1564), İtalyan Rönesans Dönemi ressam, heykeltıraş, mimar ve şairidir.  Rönesans sanatının harikalarından biri olarak kabul edilen Davut heykelini yapmıştır.  
  • Sandro Botticelli (1445-1510): Rönesans resim sanatının gelişmesine büyük oranda katkısı olan sanatçı, Lorenzo de Medici’nin koruması altında sanat çalışmalarını sürdürmüştür. Venüs’ün Doğuşu, The mappa dell’inferno gibi çok önemli tabloları vardır.
2.BÖLÜM

Robert Langdon, bir hastanede kendine gelir. Kafasına aldığı darbe yüzünden hafızası tam olarak yerinde değildir ve pencereden baktığında Palazzo Vecchio’yu görür. Ancak o zaman zannettiği gibi Amerika’da değil de Floransa’da olduğunu anlar.

vecchia-palace

  • Floransa’nın en önemli tarihsel yapılarından biri olan Palazzo Vecchio (Signoria Sarayı), Arnolfo di Cambio’nun tasarımı ile 1298-1314 yılları arasında inşa edilmiştir. Palazzo Vecchio, kelime anlamı olarak, “eski saray” demektir. Medici ailesinin bu saraydan Pitti Sarayı’na taşınmasından sonra “eski” olarak anılmaya başlanmıştır.

salone-dei-cinquecento

  • Palazzo Vecchio, yürütme konseyi tarafından kullanıldığı dönemde, konseyin 500 üyeden oluşması nedeni ile sarayın zemin katında bulunan büyük salon “Beş Yüzler Salonu” (Salone dei Cinquecento) olarak adlandırılmaktadır.
6.BÖLÜM

Langdon, onu hastanede öldürmeye gelen kadından Dr. Sienna Brooks’un yardımıyla kaçar. Birlikte Sienna’nın evine giderler. Kendine gelmeye çalışan Robert, yorgun gözlerine bakarken, bu işin sonunda Bombay Sapphire ile Gogol’u birbirine karıştırdığı için elinde boş bir martini bardağı ve Ölü Canlar kitabıyla evindeki okuma koltuğunda uyanıp uyanamayacağını merak eder.

n-gogol_by_a-ivanov_1841_russian_museum

 

  • Nikolay Vasilyeviç Gogol (1809-1852), Ukrayna asıllı Rus roman ve oyun yazarıdır. Yazarın en çok tanınan eseri Ölü Canlar’dır. Üç cilt olarak tasarlanan roman Dante’nin İlahi Komedya adlı eseri örnek alınarak yazılmıştır. Romanın konusu ise, Gogol’a Puşkin tarafından önerilmiştir.
 7.BÖLÜM

Ufuk çizgisinin tam ortasında, kırmızı tuğlalardan dev bir kubbe yükseliyordu; zirvesindeki yaldızlı bakır top, bir fener gibi parlıyordu II. Duomo. Brunelleschi, bazilikasının muazzam kubbesini inşa ederken mimaride tarih yazmıştı ve şimdi, beş yüz yıldan uzun bir süre sonra, yüz on dört metre yüksekliğindeki yapı hala Pazza del Duomo’da sabit bir dev gibi sapasağlam yerinde duruyordu.

basilica-di-santa-maria-del-fiore

  • Floransa Katedrali (1296-1436), Duomo ya da Santa Maria dei Fiore olarak da bilinir. Katedral, farklı mimarlar tarafından kısım kısım yapılmıştır ancak kubbesi büyük sorun yaratmıştır. 45 metre genişlikteki kubbenin nasıl yapılacağına dair “uygulanabilir” bir fikir bulunamadığından, 1418’de kazanan isme 200 altın florin gibi kayda değer bir ödül ve sonsuz şöhret şansı vaat eden bir kubbe planı yarışması açılmıştır. 

elena-capretti-brunelleschi-giunti-editore-firenze-2003

  • Yarışmayı, aslında bir kuyumcu olan Filippo Brunelleschi, parçalara ayrılmış desenli balıksırtı kubbe tasarımıyla kazanmıştır.

Longdon, Floransa’yla ilgili düşüncelere dalar ve neden burada olduğunu sorar kendi kendine. Floransa galerilerinde milyonlarca gezginin Boticelli’nin Venüs’ün Doğuşu’nu, Leonardo’nun Beşaret’ini, şehrin gururu ve neşesi olan Davut heykelini hayranlıkla izlediğini düşünür.

the-birth-of-venus

  • Dünyanın en bilinen resimlerinden biri olan The Birth of Venüs,  Sandro Botticelli tarafından 1482-1486 yılları arasında yapılmıştır. Tabloda, Venüs’ün ergen bir kadın olarak denizden doğarak bir istiridye üzerinde kıyıya çıkışı betimlenir. Uffizi‘de sergilenen tablonun Lorenzo de Medici tarafından sipariş edildiği belirtilmektedir.

the-annunciation-leonardo-da-vinci-1472

  • Beşaret, Arapça müjde, iyi haber anlamına gelen bir sözcüktür. Bu esere, Leonardo da Vinci’nin de stüdyosunda öğrenci olarak çalıştığı Verocchio tarafından başlanmış fakat eser, Leonardo tarafından tamamlanmıştır. Özellikle Cebrail figürünün Leonardo’nun elinden çıktığı bilinmektedir. Müjde kelimesinden anlaşılacağı gibi resmin konusu, İsa’nın mucizevi varoluşunun Meryem’e bildirilmesidir.

Langdon, Michelangelo’nun Davut Heykeli’ni ilk kez bir delikanlıyken… Accademia delle Belle Arti’ye girip, Michelangelo’nun dizi dizi duran Prigioni’si arasında yavaşça ilerledikten sonra, bakışları beş metrelik başyapıta doğru kaydığında görüp büyülenmişti.

prigioni-slaves

Soldaki görsel Michelangelo’nun yapmış olduğu “4 tutsak” heykelleridir. Sağdaki ise Papa II. Julius için hazırlanan lahitin çizimidir.

  • İtalyanca “Hapishaneler” anlamına gelen Prigioni, Michelangelo tarafından Papa II. Julius’un lahiti için gösterişli bir proje olarak yapımına başlanmış olan heykellerdir.  Bu heykeller, Accademia delle Belle Arti’deki Davut Heykeli’ne gitmek için geçilen koridorda sergilenmektedir.

Davut’un muazzamlığı ve belirgin kas yapısı, ilk kez gelen ziyaretçileri hayrete düşürüyordu ama Langdon için büyüleyici olan, Davut’un pozundaki deha olmuştu. Michelangelo, Davut’un sağ tarafına yaslandığı, sol bacağında hiç ağırlık olmadığı göz yanılgısını sağlamak için klasik contrapposto geleneğini uygulamıştı ama aslında, sol bacağı tonlarca mermer taşıyordu.

david

  • Rönesans heykel sanatının bir başyapıtı kabul edilen Davut Heykeli, Michelangelo Buonarroti tarafından 1501 -1504 yılları arasında yapılmıştır. 5,17 metre yüksekliğindeki mermer heykel, Davut’un Golyat’a saldırmaya karar verdiği anı simgelemektedir.

Sienna’nın evine göz gezdirirken kitap yığınlarının üzerinde sarı bir broşür fark eder. Bu Londra’daki bir tiyatro oyununa ait yırtık bir ilandır. Kapakta yazdığı kadarıyla bu, Shakespeare’in Bir Yaz Gecesi Rüyası temsilidir.

shakespeare

  • William Shakespeare (Vaftiz 1564-1616).  Otoritelere göre İngilizlerin en büyük yazarı olarak kabul edilir. Yaklaşık otuz sekiz oyunu farklı dillere çevrilen yazar, İngiltere’de “Avon’un Ozanı” olarak anılır. En önemli oyunlarından biri “Olmak ya da olmamak; bütün mesele bu.” sözünü içeren Hamlet olarak gösterilir. Bir başka eseri olan Bir Yaz Gecesi Rüyası romantizmin, peri büyülerinin ve komik, kaba sahnelerin nükteli bir karışımıdır.

Langdon’un gözleri, tiyatro ilanının kapağındaki tanıdık sembole doğru kayar. Dünyadaki çoğu tiyatro ilanını süsleyen aynı eski resim, Yunan piktogramı, iki bin beş yüz yıllık sembol, dramatik tiyatroyla özdeşleşmiştir. Komedi ile Trajedi

comedy-and-tragedy-masks

 

10.BÖLÜM

Robert, Dr. Sienna’ya hala gördüğü hayallerden bahseder: Peçeli kadın, ceset yığınları, R harfi ile damgalanmış, yarıya kadar gömülü kıvranan bacaklar, sonra da gökyüzünde duran gagalı tuhaf maske ve anlamı… “Ben Ölüm”.

Pekala… Sanırım bu, “Ben Vişnu, dünyaların yok edicisiyim.” söylemini alt eder diyerek genç kadın, ilk atom bombasını test ettiği sırada Robert Oppenheimer’in söylediklerinden alıntı yapar.

einstein-ve-oppenheimer

Soldaki görselde Einstein ve Oppenheimer birlikte, sağdakinde ise Oppenheimer, Trinity nükleer denemesinin sonuçlarını incelerken.

  • Atom Bombasının Babası” adıyla anılan Robert Oppenheimer, 1904 yılında New York’ta, 1888’de Almanya’dan Amerika’ya göç etmiş Yahudi kökenli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Fizik alanında pek çok konuda çalışmaları olan bilim adamı, Amerika’nın nükleer bombalar üzerine olan Manhattan Projesi’nin bilimsel başkanlığına getirilmiştir. 16 Temmuz 1945’te tasarlanan ilk nükleer bomba testi, yani Trinity Testi gerçekleştirilmiş, bundan sadece birkaç hafta sonra da Japonya, Nagasaki’ye atom bombası atılmıştır.

Langdon “Ve şu gaga burunlu… Yeşil gözlü maske?” diyerek merakla soran Sienna’ya açıklama yapar.

”Buna veba maskesi denirdi”

L0004057 The plague of Florence in 1348, as described in Boccaccio's

Langdon semboller dünyasında uzun gagalı maskenin Kara Ölüm’le neredeyse eş anlamlı olduğunu hemen açıkladı. Bazı bölgelerde nüfusun üçte birini öldüren veba, 1300’lerde Avrupa’yı silip süpürmüştü. Çoğu kişi Kara Ölüm’e, kurbanların CİDDİ kangren ve deri altındaki kanama yüzünden karardığı için “kara” dendiğine inanırdı ama aslında kara kelimesi, vebanın tüm nüfusa yayılacağı korkusuna bir atıftı.

venedik-karnavali

Langdon, “Uzun gagalı maskeyi, hastalık bulaşan kişileri tedavi ederken vebayı burun deliklerinden uzak tutmak için Ortaçağ hekimleri takardı. Bugünlerde maskeyi sadece Venedik Karnavalı’nda kostüm olarak görüyoruz, İtalya tarihindeki amansız bir dönemi hatırlatan ürkütücü bir anı.” dedi.

 

 

Click to rate this post!
[Total: 12 Average: 3.8]

About the author

Okur Yazarım

Leave a Comment