İnşa Tarihi: 1125
Banisi: Halife el-Amir zamanında vezir Me’mûn el-Batâihî tarafından yaptırılmıştır
Konumu: Kahire’de bulunmaktadır.
Halife el-Amir zamanında kitabesine göre 1125 yılında inşa edilen el-Akmer Camii, Fatimi mimarisinin önemli eserlerinden biridir.
Geçirdiği Onarımlar: Akmer Camii, 1396-1397 yılında Sultan Berkuk’un veziri Emir Yelboğa b. Abdullah tarafından iç avluda şadırvan ve bir minare ilave edilerek tamir ettirilmiş, ayrıca nakışları, mavi renk ve altın yaldızla boyatılmıştır. Minare 1412’de bir daha yenilenmiş, cami ise Silahdar Süleyman Ağa tarafından XIX. asır başlarında tekrar onarılmıştır.
Mimari ve Plan Özellikleri
El-Akmer Camii uzunlamasına dikdörtgen planlı küçük bir yapıdır. Arazi durumundan dolayı yapının iki cephesi daha eğri olarak inşa edilmiştir. El-Akmer camii, kare bir orta avlu ve harim kısmından oluşur ve yapıya kuzey eyvanındaki bir kapıdan girilir. Orta avlunun doğusunda ve batısında da birer eyvan vardır.
Orta avluyu bir dizi revak çevreler. Harim her dizide dörder sütun olmak üzere kıble duvarına paralel üç sahın halindedir. Sütunlar eski yapılardan devşirilmiş korint başlıklıdır. Sahınların üzeri beşik tonoz ile örtülmüştür. mihrabın önündeki sahın diğerlerinden daha geniş tutulmuştur. Bu sahının hemen bitişiğinde kare planlı küçük bir mekan bulunmaktadır. Yapının iki dış duvar ile esas cami arasında kalan aralıklarında ise nişler yer almaktadır.
Süsleme Özellikleri
Taş malzemeyle inşa edilen yapının en dikkat çekici tarafı süslemeleridir. El-Hakim’de olduğu gibi bu caminin süslemesi de, tuğla mimarisinden ve stuk sıvalarından doğmuş olan örgeler taşla ifade edilmiştir. Yapının taş işçiliğiyle inşa edilmiş giriş cephesi göz alıcıdır.
XX. asrın başlarında bitişik dükkanlardan ayıklanarak eski biçimine sokulan bu cephe, iç mimariyi dışarı aksettirmeyen tamamen bir süs cephesidir. Yukarı kısmı dilimli olarak işlenmiş sivri kemerli bir nişin içinde cümle kapısı yer alır. Tam ortada kufi yazılı zengin oyma bezemeli bir rozet vardır. Kapının her iki yanında daha küçük nişler ve bunların yukarısında da mukarnaslı çıkıntılar bulunur.
Kapının sol tarafında da kör bir pencerenin üstünde yine dilimli bir alınlık ile kabartma süslemeler vardır. Cephenin ortasında ve saçak hizasında ise yine taşa işlenmiş boydan boya kufi yazılı iki kuşak uzanır. Evvelce kapının üstünde yükselen orijinal minare bugün yoktur. Sonraları yapılan minare ise daha geridedir. Cami revaklı iç avlusu da tezyinatıyla dikkati çeker. Revaklar sivri kemerler zarif mermer kolonlar üstünde durur. Dış tarafta kemer sırtları boyunca kesintisiz bir hat sanatı şeridi uzanır ve köşelikler gül bezeklerle bezenmiştir.
Yararlanılan Kaynaklar
- Markus Hattstein & Peter Delius – İslam Sanatı ve Mimarisi
- Suut Kemal Yetkin – İslam Mimarisi
- islamansiklopedisi.org.tr